Tekerlemeler, Türk edebiyatının üzerinde az durulmuş, sınırları tam olarak çizilememiş türlerinden bikridir. Bu itibarla belki, tür demek de doğru sayılmayabilir. Yanıltmacalar haricinde tek başlarına bağımsız bir tür özelliği gösterememeleri; oyunların, masalların, hikâyelerin, bilmecelerin vs. içinde veya bağlamında yer almaları, oldukça eski devirlere ait unsurlar taşıyan bu türün üzerinde pek durulmaması sonucunu doğurmuştur. Gerçi atasözleri, deyimler, alkışlar ve kargışlar da varlıklarını bağlı oldukları kontekse borçludurlar, yani söz içinde geçerler, bağımsız olarak “anlatı” esasına bağlı değildirler. Ama bu türler, günlük konuşma dilinde en azıntdan tekerlemelerden daha sık kullanılmıştır. En önemlisi de tekerlemeler çocuklara mahsus, gereksiz veya ayrıntı olarak görülmemişler, ciddiye alınmışlardır.
Tekerlemelerin özellikleri, halk edebiyatımızın bu küçük türünün tartışılmasına ve sınırlarının tam olarak çizilememesine sebep olmaktadır. Oysa Türk halk edebiyatının bütününde, yani Türk dünyasındaki örneklerle birlikte değerlendirilince tekerlemelerin şekil ve tür olarak olmasa bile; dil, üslup ve bilhassa ifade tekniği itibarıyla mütecanis bir yapı gösterdiklere dikkati çekmektedir. Üstelik en eskiden en yeniye bütün kültürel tabakaların izlerini, tekerlemeler veya tekerlemeler gibi gerçeküstü anlam ve anlatım tarzı taşıyan diğer poetik metinlerde takip etmek imkân dahilindedir.
“İrfanı Arzulayan Sözler TEKERLEMELER", Türk Halk Edebiyatı'nın üzerinde pek az durulmuş sahalarındandır. Bu münasebetle bu sahada yeni bir örnek olması açısından, Prof. Dr. Ali Duymaz’ın hazırladığı bu eserde, ad koymadan işe başlamaya; Hıdrellez'den, yağmur duasına kadar pek çok konudan tekerleme örnekleri okuyucularımıza sunulmaktadır.
|
Peşin |
30 |
30 |
|
Peşin |
30 |
30 |
|
Peşin |
30 |
30 |
|
Peşin |
30 |
30 |
|
Peşin |
30 |
30 |
|
Peşin |
30 |
30 |
|
Peşin |
30 |
30 |
|
Peşin |
30 |
30 |
Ürüne ait yorum bulunmamaktadır.